Dünyanın korkulu rüyası haline gelen Çin, Türk boru üreticisi Novaplast için fırsat kapısı oldu. Yeni ev sahibi olan Çinlilere yönelerek ülkeye giren şirket, pazara Türk markasını yerleştirdi.İSTANBUL - Komünizmin etkilerinden sıyrılarak kendi evlerinin sahibi olmaya başlayan Çinlileri hedef seçen Türkiye'nin en büyük üç boru üreticisinden Novaplast, bu yeni gelişim sayesinde dünyada birçok sektörün korkulu rüyası haline gelen Çin pazarına iki kat fiyatla mal satar hale geldi. 1000 marka 300 üreticinin bulunduğu Türkiye'nin 10 katı büyüklüğe sahip pazarda yüzde 1 gibi mütevazı paya sahip olan Novaplast'ın ana markası Vesbo, rakamlardan çok Almanya, İtalya gibi devlerin Çinli üreticilerle başedemeyerek geri çekildikleri bir pazarda varlık göstermenin keyfini çıkarıyor. Türk malı Vesbo'nun aynı isimle Çin'de taklidi bile yapılır hale gelmiş.
Satış kanalı farklı
Çin'de her yerin inşaat halinde olduğunu ve bu projelerin büyük boyutları nedeniyle şirketlerin iştahını kabarttığını söyleyen Novaplast Genel Müdürü Samet Samedi, "Ancak bu projelere mal satarak büyümek isterseniz para kazanmanıza imkân yok. Çünkü müteahhit firmayla muhatap olmanız gerekir. Müteahhit de inşaatının dıştan bakıldığında değerini artıracak ürünlere para harcamayı ister. Boru gibi uzun vadede faydası ortaya çıkacak ürünlerde ise maliyeti düşürmeye uğraşır. Bu yüzden biz direkt Çin halkına yöneldik ve dev pazardan pay almayı başardık" dedi.
Çin'de ilk defa bir neslin ev sahibi olmaya başladığını, bu yüzden evlerine her malzemeyi kendilerinin aldığını vurgulayan Samet Samedi, şunları söyledi: "Çin'deki tüketici çok bilinçli. O yüzden boru seçimlerini bile kendileri yapıyor. Binanın altyapısında kullanılacak borunun kalitesiz malzeme kullanılması nedeniyle ilerde yaratacağı olumsuzlukları şimdiden hesaba katarak ucuz Çin üretimi mallar yerine kaliteli ve iki kat fiyata sahip Vesbo ürünlerini tercih ediyor."
Çin'deki ucuz üretim imkânlarının Almanya, İtalya gibi boruda dünya devi ülkeleri bile olumsuz etkilediğini aktaran Samedi, Çin'deki başarılarını bu pazara ilk giren olmaları şeklinde açıkladı. Türkiye'de yaşanan ekonomik kriz döneminde ihracata yöneldiklerini ve rotalarını Uzakdoğu olarak belirlediklerini anlatan Samedi şöyle devam etti:
"Polipolilen boruyu ilk kez Uzakdoğu'nun ticari kalbi olarak da adlandırılan Singapur'a biz götürdük. Ardından Filipinler, Malezya, Endonezya'yı bu borularla tanıştırdık. Ürünü dünyada ilk kez biz pazara soktuğumuz için gelişmemiz de kolay oldu. Japonya ve Kore haricinde Uzakdoğu'daki tüm ülkelerde varız. Çin'in ucuz üretim gücü bizi endişelendirmiyor çünkü ucuz olmak için kaliteden çalıyorlar. Bu da boruda tüketicinin maliyetini yükselttiği için tercih edilmiyor."
2005 yılında Malezya'da parça temininde kullanılmak üzere bir fabrika açacaklarını ve nakliye masrafından kurtulacaklarını aktaran Samedi, şunları söyledi: "Uzakdoğu boruda Türkiye'nin 15-20 katı, yani yaklaşık 1.5-2 milyar dolar pazar büyüklüğüne sahip. Sadece Çin, 10 Türkiye
eder. Şu anda 2.5-3 milyon dolarlık ihracat yapıyoruz ama bu rakam 2004'te 5 milyon dolara çıkacak, birkaç yılda da katlanacak."
Doğalgaz pazara doping yapacak'
İç pazarda inşaat alanında ciddi bir canlanma olduğunu söyleyen Samet Samedi, talep artışının tahminin bile üzerine çıktığını açıkladı. Şirket olarak bu yıl için yüzde 15-20 talep artışı beklediklerini vurgulayan Samedi, "Buna bağlı olarak kapasite artırdık. Ancak gelen talebi karşılayamıyoruz. Tahminlerimizin 15-20 puan üstünde bir artış var" dedi. Türkiye'nin doğalgaza geçirilmesi projesinin pazara önemli bir doping olacağını aktaran Samedi, bu amaçla doğalgaz ve içme suyu borusu alanına girdiklerini anlattı. Yerli üreticilerin yatırımları sayesinde hem yurtdışına proje kaçmayacağını belirten Samedi, komşu ülkelerle de bağlantıları olduğunu ifade etti.
Radikal - Hale Tüzün
